İstanbul Boğazı’ndaki Taşınmazların Durumu
İstanbul’un eşsiz manzarası ile ünlü olan Boğaz, tarihi ve kültürel zenginliklerle doludur. Bu nedenle, Boğaz hattındaki mahalleler, özellikle de Bebek, Arnavutköy, Kuruçeşme ve Ortaköy, gayrimenkul yatırımcılarının ve alıcıların ilgisini çekmektedir. Ancak, bu bölgelerdeki taşınmazların durumu, son zamanlarda yapılan incelemelerle birlikte gündeme gelmiştir.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın İncelemeleri
Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Boğazı’ndaki sahil şeridinde yer alan taşınmazlar üzerinde önemli bir saha incelemesi gerçekleştirmiştir. Bu incelemelerin temel nedeni, gelen ihbarlar doğrultusunda ortaya çıkan aykırılıkları tespit etmektir. Saha incelemeleri sonucunda, toplamda 21 tescilli ve 2 tescilsiz taşınmazda çeşitli ihlallerin bulunduğu belirlenmiştir.
Aykırılıkların Tespiti ve Yasal Süreç
Yapılan denetimler sonucunda, sahil şeridindeki taşınmazlarda birçok önemli tespit yapılmıştır. Bu tespitler, özellikle yapılar üzerindeki izinsiz eklemeler, teras kısımlarındaki kapatmalar ve özgün mimari ögelerdeki bozulmalar gibi konularla ilgilidir. Bakanlık, bu durumların düzeltilmesi için yasal süreç başlatmış ve gerekli kararlarını almıştır.
Denetim Sonrası Alınan Kararlar
İncelemeler sonrasında, 23 taşınmaza yönelik değişiklik yapmaları için karar tebliğ edilmiştir. Bu kararlar, denize doğru kaçak yapılan eklemeler ve cephe tipolojisindeki değişiklikleri kapsamaktadır. Taşınmaz sahipleri ve belediyelere, izinsiz uygulamaların ivedilikle kaldırılması gerektiğine dair resmi bildiriler yapılmıştır.
Önceki Uyarılar ve İhlaller
Daha önce yapılan denetimlerde, izinsiz uygulamalara maruz kalan 9 taşınmaz ile ilgili olarak tekrar uyarılarda bulunulmuştur. Bu taşınmazlardan 7’si tescilli, 2’si ise tescilsiz olarak kaydedilmiştir. Bakanlık, bu taşınmazların durumunu yakından takip etmektedir ve izinsiz uygulamaların kaldırılması için gereğinin yapılmasını istemektedir.
İstanbul Boğazı’nda Koruma ve Denetim Süreçleri
İstanbul Boğazı, tarihi ve kültürel açıdan büyük öneme sahip bir bölgedir. Bu nedenle, Bakanlık tarafından gerçekleştirilen denetimler sadece mevcut durumu tespit etmekle kalmayıp, aynı zamanda gelecekteki koruma ve denetim süreçlerini de etkilemektedir. 10 Ocak 2025‘te başlayan denetimler, sürekle olarak devam etmektedir. Bu denetimler sayesinde, taşınmazların korunması ve bozulmaların önüne geçilmesi hedeflenmektedir.
Taşınmaz Sahiplerinin Sorumlulukları
Taşınmaz sahipleri, sahip oldukları mülklerin yasalara ve koruma kararlarına uygun bir şekilde kullanılması konusunda sorumludur. Bakanlık tarafından yapılan denetimlerde tespit edilen aykırılıkların giderilmesi, hem mülk sahipleri hem de genel kamu yararı açısından büyük önem taşımaktadır. İzin alınmadan yapılan her türlü değişiklik, hem yasal yaptırımlara hem de tarihî değerlere zarar vermektedir.
Sonuç olarak
İstanbul Boğazı’ndaki taşınmazların durumu, yerel ve ulusal düzeyde büyük bir tartışma konusudur. Bu bölgeler, hem estetik açıdan hem de kültürel miras açısından önemlidir. Bakanlık, bu taşınmazların korunması ve düzgün bir şekilde kullanılmasını sağlamak için gerekli adımları atmaktadır. İncelemeler ve denetimler, bu süreçte önemli bir rol oynamaktadır. Taşınmaz sahiplerinin de yasalara uygun davranarak, bu değerli mirası koruma sorumluluğunu üstlenmeleri gerekmektedir.
